Dünyaca Ünlü Bloglar Neden Bu Kadar İyi? - Bizler Neden Onlar Gibi Olmayalım?
Birden aklıma geldi ve dünyaca ünlü blogları merak edip araştırdım. Onların neden bu kadar iyi olabildiklerini. Neden bu kadar kişiyi kendi etraflarında topladıklarını düşündüm. Sonra da dedim ki "bizler neden onlar kadar iyi olmayalım?" Bizlerin eksiği nedir ki? diye düşündüm durdum. Ama araştırmalarım soncunda bir yere vardım: "süreklilik, özgünlük ve belli bir kesime hitap etmek"
Baktığımız zaman bu blogların Alexa değerleri, PageRankları, Backlinkleri vesaire süper. Hele ki aldıkları yorumlar, izleyicileri tam da bir bloggerin en çok istediği cinsten. (e tabii benimde)
1- Süreklilik
Dünyaca ünlü bloglara baktığımız zaman, hatta sadece Türkiye'deki ünlü bloglara baktığımız zaman bile şunu kesin bir şekilde görebiliyoruz: "süreklilik." İşte bu yüzden bir blogun ünlenmesi için sürekli olması şart diyebiliriz.
Peki bu süreklilikten kastımız nedir? Her dakika yazı yazmak mı? Tabii ki değil. Bu maddeyi diğer maddeleri okurken daha iyi anlayacaksınız.
2- Özgünlük
Daha öncelerden "bloggerlerin nasıl özgün yazılar yazacakları" hakkında bir yazım olmuştu. Bunu zaten her blogger bilir ama ben burada da bir kaç şeye değineyim.
Özgün olmak sizin elinizde. Sadece belli bir kesime hitap edin, özgünlük kendi kendine gelecektir. Çünkü özgün olabilmeniz için belli bir kesime hitap etmeniz gerekir ve belli bir kesime hitap edebilmek için sizin o kesim hakkında belli bir bilgiye sahip olmanız gerekir.
3- Belli bir kesime hitap etmek
Bu belki teknolojiye merakınızdır, belki de futbola merakınızdır. Ya da belki de işiniz ile ilgili bazı bilgi birikimleriniz vardır.
İşte bu sayede de sürekli ve özgün bir blogger olursunuz, merak etmeyin.
Yani aslında uzun lafın kısası belli bir kitle seçeceğiz ve süreklilik + özgünlük kendi kendine gelecek. Çünkü biz bu konu hakkında bir şeyler biliyoruz ve paylaşımlarımız bu yönde oluyor. Sonucunda da insanlar bizim blogumuzu tanıyor ve takibe alıyor.
Ama bana sorarsanız sadece bunlar yetmez. Yani demek istediğim şu ki "bizi tetikleyen bir şey olması lazım." Bize yazı yazdıran bir şey. Evet belki özgün yazılar yazıyor olabiliriz, belki kendimiz çok iyiyizdir ama bizi tetikleyen bir şey yok ise işte bunun anlamı "başlamadan sona yaklaştık" demektir. Bence.
Mesela ben bloglar arasında tanınmak istemesem, Alexa değerimi düşürmek için çabalamasam, beni takip eden insanlara "ben bugün de onlara küçük de olsa bir bilgi vermem" gerek demesem. Sizce şu anda ben takip eden bir kişi bile olur muydu? Bana sorarsanız "olmazdı." Düşünsenize on günde bir yazı yazdığımı, sadece öğlesine sırf blogum var diye yazılarımı yazdığımı. Çok saçma olmaz mıydı?
Ayrıca dünyaca ünlü blogların yaptığı şöyle bir şey de var ki onlar bıkmadan ve kendilerini küçük görmeden yollarına devam ettiler. O kadar çok blog varken ben nasıl tanınayım demediler. Her zaman kendilerine güvendiler ve hiç bir zaman kendilerine güvenlerini yitirmediler. Bunları da bir kaç blogger ile yapılan röportajlardan yola çıkarak söylüyorum.
Siz siz olun tanınmak isteyen bir blogger iseniz hiçbir zaman vazgeçmeyin!
Konu ile ilgili düşüncelerinizi aşağıdaki yorum kutusundan bildirebilirsiniz.
Bir blogda dünyaca ünlü ilk 20 blogu yukarıdaki gibi buldum. Eskiden yayınlanmış olan bir yazı. |
1- Süreklilik
Dünyaca ünlü bloglara baktığımız zaman, hatta sadece Türkiye'deki ünlü bloglara baktığımız zaman bile şunu kesin bir şekilde görebiliyoruz: "süreklilik." İşte bu yüzden bir blogun ünlenmesi için sürekli olması şart diyebiliriz.
Peki bu süreklilikten kastımız nedir? Her dakika yazı yazmak mı? Tabii ki değil. Bu maddeyi diğer maddeleri okurken daha iyi anlayacaksınız.
2- Özgünlük
Daha öncelerden "bloggerlerin nasıl özgün yazılar yazacakları" hakkında bir yazım olmuştu. Bunu zaten her blogger bilir ama ben burada da bir kaç şeye değineyim.
Özgün olmak sizin elinizde. Sadece belli bir kesime hitap edin, özgünlük kendi kendine gelecektir. Çünkü özgün olabilmeniz için belli bir kesime hitap etmeniz gerekir ve belli bir kesime hitap edebilmek için sizin o kesim hakkında belli bir bilgiye sahip olmanız gerekir.
3- Belli bir kesime hitap etmek
Bu belki teknolojiye merakınızdır, belki de futbola merakınızdır. Ya da belki de işiniz ile ilgili bazı bilgi birikimleriniz vardır.
İşte bu sayede de sürekli ve özgün bir blogger olursunuz, merak etmeyin.
Yani aslında uzun lafın kısası belli bir kitle seçeceğiz ve süreklilik + özgünlük kendi kendine gelecek. Çünkü biz bu konu hakkında bir şeyler biliyoruz ve paylaşımlarımız bu yönde oluyor. Sonucunda da insanlar bizim blogumuzu tanıyor ve takibe alıyor.
Ama bana sorarsanız sadece bunlar yetmez. Yani demek istediğim şu ki "bizi tetikleyen bir şey olması lazım." Bize yazı yazdıran bir şey. Evet belki özgün yazılar yazıyor olabiliriz, belki kendimiz çok iyiyizdir ama bizi tetikleyen bir şey yok ise işte bunun anlamı "başlamadan sona yaklaştık" demektir. Bence.
Mesela ben bloglar arasında tanınmak istemesem, Alexa değerimi düşürmek için çabalamasam, beni takip eden insanlara "ben bugün de onlara küçük de olsa bir bilgi vermem" gerek demesem. Sizce şu anda ben takip eden bir kişi bile olur muydu? Bana sorarsanız "olmazdı." Düşünsenize on günde bir yazı yazdığımı, sadece öğlesine sırf blogum var diye yazılarımı yazdığımı. Çok saçma olmaz mıydı?
Ayrıca dünyaca ünlü blogların yaptığı şöyle bir şey de var ki onlar bıkmadan ve kendilerini küçük görmeden yollarına devam ettiler. O kadar çok blog varken ben nasıl tanınayım demediler. Her zaman kendilerine güvendiler ve hiç bir zaman kendilerine güvenlerini yitirmediler. Bunları da bir kaç blogger ile yapılan röportajlardan yola çıkarak söylüyorum.
Siz siz olun tanınmak isteyen bir blogger iseniz hiçbir zaman vazgeçmeyin!
Konu ile ilgili düşüncelerinizi aşağıdaki yorum kutusundan bildirebilirsiniz.
Çok güzel bilgiler vermissiniz elinize sağlık.
YanıtlaSilTeşekkür ederim.
SilBenim düşünceme göre dil faktörü ilk sırada.Yani Türk blogları sadece Türkçe bilenlere hitap ediyor.Ancak ingilizce bir blog nerdeyse bütün dünyaya hitap ediyor.Özgünlük,süreklilik tabiki önemli ama dil de çok önemli.
YanıtlaSilİşte üçüncü maddede benim demek istediğim de bu sayılır aslında. Hitap edeceğiniz/ettiğiniz kitle çok önemli bir yer tutar.
SilEline sağlık güzel araştırmış ve irdelemişsin.
YanıtlaSilTeşekkür ederim.
Sil